Bu yazıyı çok önceden beri yazmak istiyordum aslında, ama yazacak öyle çok detay var ki. Yine de ne yazsam yeterli gelmeyecek gibi hissediyorum. Hem deli gibi merak ediyor, hakkında daha çok şey öğrenmek istiyor bir yandan da keşke zamanda yolculuk yapıp o hallerini görebilsem diye ah çekiyorum.
Annemle hep konuşuruz eskiye dair. O zamanları anlatmasını çok seviyorum. Masal dinler gibi dinliyorum ama gerçek olduğunu bilmek ayrıca heyecan veriyor. Hepsi yaşanmış birer anı. Kahramanzade konağı annemin çocukluğunun geçtiği yer. İzmit’te bir çıkmaz sokağın ismini almış bu konak. Henüz Kahramanzade’nin kim olduğunu bilmiyorum, araştırıyorum. Annem o zamanları çok hatırlamasa da hatırladığı kadarını hep anlatıyor bana, ben de çocuk gibi devamlı soruyorum. Teyzem daha iyi hatırlıyor aslında, onunla da bir bilgi alışverişi yapmam lazım ilk görüşmemizde.
Annem ilkokuldaymış orada oturduklarında. Kocaman bir konaktı diye anlatır. Ahşap ve sanırım gri renkli. Bahçesinde havuzu ve meyve ağaçları varmış. O kadar büyükmüş ki bir kısmını sonradan kiracıya vermişler. Nenemin yani annemin halasının ayrı bir katı varmış yandan merdivenli. Annemler ayrı tarafta oturuyorlarmış. Odalar, odalar, odalar…
Kim bilir o odalar da neler yaşandı, nasıl eşyalar vardı acaba içlerinde, neler fısıldanıyordu kulaktan kulağa.
Hep bu konular açıldığında dinlemekten zevk aldığım bir husus daha var; evde odunla yanan bir sobanın olduğu kocaman hamam’ın hikâyesi. Ev ahalisi hamam da yıkandıktan sonra konu komşu gelirmiş banyo yapmaya. O zamanlar başka da yokmuş böyle hamam, bir tek bizim konakta varmış, ne kadar güzel bir şey; dinlemeye doyamıyorum. Ama tabi ‘kedi duman’ı’ da ihmal etmemek lazım. O da konağın kedisiymiş adı gibi duman renginde olan. Bu dinlediğim anıları kafamda bazen öyle güzel canlandırıyorum ki ama gerçeğini görme isteğime engel olamıyor bu canlandırmalar. Şimdi hala eski yerinde duruyor bildiğim kadarıyla ama yapıyı biraz değiştirmişler sanıyorum. Memlekete geldiğimde ilk işim oraya gitmek ve gezmek için izin istemek olacak. O günlere dair bir şeyler görmeyi ne çok isterim ve annemin anlatacakları eşliğinde orada dolaşmak. Umarım hayalim gerçek olur.
Ailemizin anıları aslında bizim anılarımız. Bunu hep böyle hissetmişimdir ve bence son derece önemlidir anne babamızın anıları. Bence elinizden geldiğince dinleyin, hala kendini koruyan görebileceğiniz yerler varsa mutlaka görün, daha çok araştırın ve o mutluluğu tadın.
Ben daha çok şey öğrenebilmek için kolları sıvadım. Sizde yapın!
| 1 |